TRAKYA ÜNİVERSİTESİ’NİN KONUĞU BU DEFA TÜRKİYE CUMHURİYETİ KAMU BAŞDENETÇİSİ ŞEREF MALKOÇ...

Türkiye’deki 205 üniversitede kurulması planlanan “Ombudsmanlık Kulüpleri”nin ilkleri arasında yer alan “Trakya Üniversitesi Kamu Denetçiliği ve Arabuluculuk Topluluğu”nun davetiyle Edirne’ye gelen Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Trakya Üniversitesi Balkan Kongre Merkezi’nde “Adalet, Ombudsmanlık ve Üniversiteler” konulu bir konferans verdi. Gençler ve üniversite öğrencileri arasında hakkı, hukukun üstünlüğünü, adalet duygusunu ve halkın hak arama kültürünü yaygınlaştırmak, kamu hizmetlerinin kalitesini artırmak amacıyla geliştirilen proje kapsamında Trakya Üniversitesi’ne gelen Türkiye Büyük Millet Meclisi Kamu Denetçiliği Kurumu (Ombudsmanlık) Başdenetçisi Şeref Malkoç, kurumun yapısı, işleyişi ve önemi ile tarihçesi hakkında katılımcılarla önemli bilgiler verdi. Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç’a Kamu Denetçiliği Kurumu Denetçisi Arif Dülger eşlik ederken; katılımın yoğun olduğu konferansa Edirne Cumhuriyet Başsavcısı Fatih Karabacak, Edirne İdare Mahkemesi Başkanı Yaşar Erdem, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Edirne Baro Başkanı Av. Alper Pınar, Edirne Emniyet Müdürü Ali Kemal Kurt, Trakya Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mümin Şahin, Trakya Üniversitesi Genel Sekreteri ve İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cevdet Kılıç, Genel Sekreter Yardımcıları Öğr. Gör. Hakan Akıncı, Ahmet Sezgin, Trakya Üniversitesi Tunca Meslek Yüksekokulu Müdürü ve Kamu Denetçiliği ve Arabuluculuk Topluluğu Akademik Danışmanı Doç. Dr. Cenk Mısırlı, İl Sağlık Müdürü Dr. Ali Cengiz Kalkan, topluluk üyesi öğrenciler, kamu kurum ve kuruluşlarının il müdürleri, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, akademisyenler ve öğrenciler ile vatandaşlar katıldı.

Konferansın açılışında konuşan Kamu Denetçiliği Kurumu Denetçisi Arif Dülger, Edirne’de olmaktan duyduğu mutluluğu, “600 yıl boyunca dünyaya nizamat veren, adaletiyle maruf ve 92 yıl Osmanlı’ya başkentlik yapan şehirlerin sultanı ve sultanların şehri Edirne’de bulunmaktan büyük bir mutluluk ve minnet duyuyorum.” sözleriyle ifade ederken, Kamu Denetçiliği Kurumu’ndan ve işleyişinden söz ederek kamu hizmetlerinin kalitesinin artırılması için yaptıkları çalışmaları paylaştı. Arif Dülger, “Kamu Denetçiliği Kurumu, temelini İslami kültür ve Türk Devlet geleneğinde bulan “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.” anlayışından hareketle, temel hak ve özgürlüklerin korunması, hak arama bilincinin yerleştirilmesi, yöneten ve yönetilen arasında iletişim araçlarının etkinleştirilmesi, devlet ve millet arasında birlik ve kaynaşmanın sağlanması, uzlaşma kültürünün hayatın her alanında yaygınlaştırılması ve sonuçta karşılıklı olarak bir çözüme ulaşılması amacıyla ortaya çıkmış bir kurumdur. Klasik denetim yollarından farklı olarak kurumumuz hukuku yaygınlaştırmak, adaletin tesisine yardımcı olmak, hak arama kültürünü geliştirmek, mevzuata uygun olsa da vicdani hassasiyetleri tatmin etmeyebilen idari işlem, eylem, tutum ve davranışlarla ilgili şikâyetleri asgari düzeye indirmek amacıyla başvuruları hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden inceliyor. Bunu yaparken de ulusal ve uluslararası mevzuat ile insan hakları ve adalet, eşitlik, şeffaflık ve hesap verebilirlik ile iyi yönetim ilkelerinden yararlanıyor. Bu hedefler doğrultusunda, Eğitim, Öğretim, Gençlik ve Spor, Enerji, Sanayi, Gümrük ve Ticaret ile Bilim, Sanat, Kültür ve Turizm alanlarında, vatandaşların başvurularına hassasiyetle çözüm bulmaya çalışıyoruz.” dedi. 2017 yılında, Edirne’den kendilerine ulaşan başvurular hakkında da bilgi veren Kamu Denetçisi Arif Dülger, “2017 yılında, Edirne’den eğitim öğretimle ilgili yaklaşık 20 civarında başvuru alınmış, bunların 14’ü daha çok sağlık meslek liseleri öğrencilerinin stajları esnasında staj ücretlerinin verilmemesiyle ilgili. Bu konuda, gerek Milli Eğitim Bakanlığı’yla yapılan görüşmelerde gerek Sağlık Bakanlığı’yla yapılan görüşmelerde ücretlerin ödenmesi temin edilmiş.” dedi.

Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Türkiye’nin 2023 vizyonu ve hedefleri doğrultusunda, göreve geldikleri ilk günden bu yana milli büyüme hedeflerinin yanı sıra Balkanlar gibi bir coğrafyada uluslararası büyümeye doğru emin adımlarla ilerlediklerini kaydederek, “Bu konuda, yürüttüğümüz faaliyetler ve projelerde devletimizin ve hükümetimizin desteğini yanımızda hissediyoruz ve bu durum bizi Balkanlar’da daha da güçlü kılıyor. Trakya Üniversitesi’nin Balkanlar gibi bir derdi vardır, insan yetiştirmek gibi bir derdi vardır. Üniversitemiz, kökleri 1400’lere kadar dayanan üniversite geleneğini, 1982’den bu yana aynı anlayışla sürdürmektedir.” şeklinde konuştu. Trakya Üniversitesi’nin kurulduğu Edirne’nin medeniyet tarihimizi anlamak açısından önemli bir yere sahip olduğunu belirten Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, “Edirne, medeniyetimizin en güzide ve önemli şehirlerinden biri. 1361’de, medeniyetimizin başkenti olmuş, 92 yıl payitahtlık yapmış, Adriyatik’e kadar Balkanları ve İstanbul’u fethetmiş mağrur bir şehir. Fatih’in doğup büyüdüğü, medeniyetlerin buluştuğu, çoğulculuğun ve çok kültürlülüğün yeryüzündeki merkezidir. Türk medeniyetindeki hoşgörü ve birlikte yaşama kültürünün ahenk ve güzellik içerisinde yeryüzünde peydâ olmuş halidir. 500 yıl boyunca, Osmanlı adaletinin ve barışının hüküm sürdüğü bu topraklar ve Edirne, medeniyetimizin geldiği noktanın en güzel örneğidir. Bu şehre dikkatli baktığınızda çok şey görürsünüz. Medeniyetimizi en iyi anlatan şehirlerden biri Edirne’dir. Sanatta, kültürde, mimaride ne kadar iyi olduğumuzu Selimiye’ye baktığınızda; güçte, kuvvette ne kadar ileri olduğumuzu Kırkpınar’a baktığınızda ve insanın eğitilmesine, yetiştirilmesine verilen değer açısından ne seviyede olduğumuzu Sultan II. Bayezid Külliyesi’ne baktığınızda görürsünüz. Saray, aslında belki de buranın en önemli ve kadim mirası. Bize, burada ne kadar büyük bir medeniyetin yaşadığının izlerini sunuyor. Ombudsmanlık Kurumu’nun, Osmanlı’da bir gelenek olduğunu ve köklerinin Edirne’den tüm dünyaya yayıldığını biliyoruz. Adalet denilen şey, Osmanlı’yı altı yüz yıl, dünyanın en zor topraklarında barış medeniyeti olarak yaşatan değerdir. Bu medeniyet, doğruluğun, hakkın ve adaletin simgesidir. Asırlar boyunca, tüm dünyaya örnek olacak bir yönetim anlayışı benimsemiş ve sergilemiştir. Bugün de Türkiye, farklı kimlikler ve sosyo-kültürel olaylar karşısında, barış, huzur, kardeşlik, gerçek anlamda insan hakları ve adalet için öncü olmaya, savunucu olmaya devam ediyor. Edirne, Osmanlı’nın en muhteşem yıllarının yanında en bedbaht, zor günlerini de yaşamış bir şehirdir. Tarihinde, dört işgal görmüş; sarayı, Osmanlı-Rus Savaşında yıkıma, yağmalamaya uğramıştır. Ancak, bugün inadına ayakta duran, sarayın bir parçası olan Adalet Kasrı var. Osmanlı’nın adaletini hep devam ettiren güçlü bir nişane olarak karşımızda. Üniversitemizde ve şehrimizde hakkın, hukukun ve adaletin konuşulacağı bugünde, Sayın Başdenetçimizi aramızda görmekten çok mutlu olduğumu ifade etmek istiyorum. Sayın Şeref Malkoç, bizler için çok önemli, gönlümüzde güzel ve ayrı bir yeri var. Göreve geldiğimizde bizleri ziyaret eden ilk devlet büyüğümüz kendisi oldu. Ankara’ya gittiğimizde teklifsiz yanına gidebildiğimiz, derdimizi açabildiğimiz, gönül coğrafyamızdan, içimizden birisi... Esasen, bir akıncı beyinin neslindendir, bizlerdendir, Balkanlıdır. Geleceğimizi emanet edeceğimiz, liyakatlı, bilgili, hak ve hukuka saygılı, hukukun üstünlüğünü bilen ve hakkını arayan nitelikte öğrenciler yetiştirmek adına bugün, çok kıymetli Kamu Başdenetçimiz Sayın Şeref Malkoç, bizlere dünyada önemi ve farkındalığı her geçen gün artan ombudsmanlık ve kamu denetçiliği hakkında önemli bilgiler verecek. Bu kavramı, yeni nesiller için bir bilinmez olmaktan çıkarıp hayatlarının içine dâhil etmek en önemli gayemiz. Faydalı bir konferans olmasını diliyorum.” dedi.

Trakya Üniversitesi’nin konuğu olmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirten Kamu Denetçiliği Kurumu Başdenetçisi Şeref Malkoç, “Toplantının düzenlenmesinde emeği geçen başta Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu olmak üzere, üniversitenin Kamu Denetçiliği ve Arabuluculuk Topluluğu’na, siz değerli öğrencilerin huzurunda ayrıca teşekkür ediyorum. Çok güzel bir hazırlık yaptıklarını görüyorum. Değerli Rektörümüz, Edirne’yi ve bir o kadar da Osmanlı’yı ne güzel özetledi. Bazı ilimler, bazı şehirler vardır ki bunlar, medeniyet kurucu şehirlerdir. Edirne, bu şehirlerin en başında gelir. Başınızı ne tarafa çevirirseniz çevirin her köşesinde bir tarih görürsünüz. İnsanlığın onurunu, hasiyetini ve istikbalini bulursunuz. Açıkça belirtmek isterim ki Edirne, tarihte yalnızca Osmanlı’ya başkentlik yaptığı için değil, yüzyıllardır tarih sahnesinde olduğu için kadimdir. Dünyada adını zikredeceğimiz pek çok şehir vardır, lakin Berlin yokken, New York yokken Edirne vardı. Hem de Osmanlı’nın payitaht şehri olarak vardı. Her tarafı ayrı bir cennet ve tarih kokuyor. Balkanların başkenti Edirne’dir. Balkanlar’ın hangi köşesine giderseniz gidin, rastladığınız insanların muhakkak ki Edirne ile bir gönül bağı vardır.” dedi.

Trakya Üniversitesi’nin bir bölge üniversitesi olma ve Balkanlar’a hizmet yolunda hızla ilerleme kaydettiğini sözlerine ekleyen Şeref Malkoç, “Trakya Üniversitesi, eğitim-öğretim ve sağlık alanında sahip olduğu bilgi, birikim ve tecrübe ile Balkanlar’ın en önemli kurumudur. Böyle bir üniversitede öğrenci olmanın fevkalade önemli olduğunu düşünüyorum. Az önce izlediğimiz, üniversitenin eğitim-öğretim, sağlık ve sosyal imkânlarını anlatan film, Trakya Üniversitesi’nin, Trakya ve Balkanlar’ın lider üniversitesi konumunda olduğunu bizlre gösteriyor. Balkanlar’ın barış ve huzuru, Trakya Üniversite’nin gayretleri ve üstlendiği bu güzel misyona bağlıdır. Edirne, Balkanlar’ın başkenti ve cazibe merkezidir. Bu yükü taşıyacak olan da Trakya Üniversitesi’nin değerli akademisyenleri ve öğrencileridir. Böyle bir üniversitede öğrenci ve akademisyen olmak, fevkalade önemli.” şeklinde konuştu.

Trakya Üniversitesi öğrencilerine de seslenen Şeref Malkoç, ülkemizde her yıl, 700 bin öğrencinin mezun olduğunu hatırlatarak, “Sahip olduğunuz imkân ve fırsatları çok iyi değerlendirmeniz gerektiği kanaatindeyim. İstihdama katkı sağlama hazırlığında olan geleceğimiz öğrencilerinin, her zamankinden daha çok çalışmaya ihtiyacı olduğunu belirtmek isterim. Türkiye çok önemli ve iyi bir noktada. 2023 hedefleri var. İşte bu hedeflere adaletle, demokrasiyle ve insan haklarıyla ulaşacağız. Dünya milletleri ile yarışta sizin gayretlerinizle öne geçeceğiz. Sizler, Türkiye’nin geleceği, umudu, heyecanısınız.” dedi.

Kamu Denetçiliği Kurumu olarak, görev alanlarında idare ile ilgili yapılan şikâyetleri değerlendirerek eğitimden sağlığa, bilim ve sanattan kültüre; enerji, sanayi ve ticarete varıncaya kadar pek çok konuya ilişkin hizmet sağladıklarını belirten Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, kamu hizmetlerinin kalitesinin artırılması için çalıştıklarını ve vatandaşla idare arasında bir dostluk köprüsü kurduklarını şu sözlerle ifade etti: “Son yıllarda bu hizmetlerin sayısı ve kalitesi arttı. Devletimiz ve bizi idare edenler, TBMM’deki vekiller demişler ki ‘Bu kadar kaliteli hizmet veriliyor. Ama olur ki bu verilen kamu hizmetlerinde eksikler, hatalar, kusurlar olursa veya Türkiye’de üç milyon kamu görevlisi var, personelimizden biri sorumlu olduğu hizmetini yerine getirirken olur da bir kusur veya hata yaparsa, işte bu noktada bizim insanımız mahkemeye gitmeden önce, kurduğumuz Kamu Denetçiliği Kurumu’na gitsin.”... Kuranların eline sağlık, çok iyi yaptılar. Kendilerine müteşekkiriz. Bizim görevimiz, kamu hizmetlerinin işleyişinde hem kaliteyi artırmak hem de vatandaşa yardımcı olmak. Yani idarecilerle, sizlerin arasında köprü olmak. Yani bir bakıma adaletin, hukukun, demokratikleşmenin ve insan odaklı idarenin gerçekleşmesini temin etmek. Bu doğrultuda Türkiye’nin dört bir yanında vatandaşla, kamu kurum ve kuruluşlarının yetkilileriyle ve öğrencilerle buluşmalar gerçekleştirerek hak arama kültürünü yaymaya çalışıyoruz. 205 üniversitesi, 7.5 milyon üniversite öğrencisi olan Türkiye’de hak arama kültürünün gençler arasında yaygınlaşmasını son derece önemli buluyoruz. Biz sizin yaptığınız başvurulardan ücret almıyoruz. Sizin derdinizi dinliyoruz. Kısaca sizin avukatlığınızı yapıyoruz. Lakin idarenin de karşısında değiliz. Biz kurumlara tavsiyede bulunuyor, yol gösteriyor kalitelerini artırmaya çalışıyoruz. İdareye yönelik yapılan şikâyetlerin önemli bir kısmını Valilerimiz, Belediye Başkanlarımız veya Bakanlarla görüşerek dostane tarzda çözüyoruz. Böyle güzel bir kurum. Ombudsmanlık olarak sorumluluklarımız ve çalışma alanlarımız oldukça geniş.”

Konuşmasında, 2500 yıllık bir devlet geleneğine ve 1400 yıllık, temeli İslama dayanan bir medeniyet birikimine sahip olduğumuzun altını çizen Şeref Malkoç, “Anadolu’da 1000 yıldır birlikte yaşayabiliyorsak bunun temelinde, kökünde adalet var. Bugün Osmanlı coğrafyasında, Edirne’yi fethedip başkent yapan Osmanlı’nın egemen olduğu coğrafyada 30’un üzerinde devlet var. Bu ülkelerin her türlü bürokrasisi ve bürokratı var ancak, en büyük eksikliği adalet. Irk, dil, din, mezhep gibi aklınıza gelebilecek her türlü ayrışma unsuru bunlarda var. İşte bu coğrafyayı Osmanlı, 600 yıl boyunca bir arada tuttu, adaletle ve hoşgörüyle idare etti. İnsanın insanla, insanın toplumla ilişkisinde her şeyin temeli adalettir. Gökyüzünün altında kalan her şeyi ayakta tutan adalettir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bir hukuk devletidir. Türkiye demokratikleşme, insan hakları konusunda önemli mesafeler aldı. İşte Kamu Denetçiliği Kurumu da, bu demokratikleşme çabalarının en güzel neticelerinden biridir.” dedi.

Milletçe birlik, beraberlik ve bütünlük içerisinde yaşamanın önemine de vurgu yapan Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, “1000 yılda bu millet, çok fazla fitne gördü. Haçlı işgalini, Moğol işgalini gördü, Anadolu’daki isyanları gördü. En son Edirne Bulgar işgalini, İzmir ve Akdeniz Yunan işgalini, Kafkaslar Rus işgalini, Kahramanmaraş ve Gaziantep Fransız işgalini gördü. Ancak birlik ve beraberliğini hiçbir zaman kaybetmedi. İnşallah kıyamete kadar da birlik ve beraberliğini muhafaza edecek. Devletimizin idaresi, üniversitelerimizi yönetenler ve Üüiversitelerimizdeki öğrencilerimizin kurduğu topluluklar bunu gösteriyor. Sizler, kendinizi iyi yetiştirirseniz Türkiye daha güçlü olur. Yaptığımız işlerin tamamı dünyanın en büyüklerinden olmaya başladı. Dünyadaki her uçan 100 uçaktan 60’ı bu coğrafyanın, bu ülkenin üzerinden geçiyor. Böyle güzel bir coğrafya. Göçmen kuşlar bile kuzeyden güneye güneyden kuzeye göç ederken, bu vatanın üzerinden geçiyor. Böylesi bir vatan toprağımız ve bu toprak üzerinde sizler gibi gelecek vadeden gençlerimiz var. Ne mutlu bize…” diyerek sözlerine son verdi.

Konferans öncesi Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu’nu makamında ziyaret eden Kamu Denetçiliği Kurumu Başdenetçisi Sayın Şeref Malkoç, Trakya Üniversitesi Şeref Defteri’ni de imzaladı.